etkinlik

Kimileri yanlış bir sözlük bilgisiyle ön yargılı olmayı maharet sayarken kimileri daha da yanlış bir bilgi birikimiyle ön görülü olmayı hatalı davranış kabul ediyor. Bu yazıda ön yargılı insanlarla ön görülü olanların temek farkları ele alınacak. Hem yanlış kullanımın önüne geçmek hem de doğru tanımlarla olayları tahlil etmek için…

Eski Yunan’da zengin ailelerde birçok hizmetli bulunurdu. Hizmetlilerden biri çocukları korumak ve onlara eğitim veren öğretmene götürmekle görevliydi. Bu hizmetlilere paidagogos denilirdi. Pedagog kelimesi de buradan gelmektedir. Günümüzde pedagog, çocuk psikolojisi, eğitimi ve gelişimi üzerinde uzman olmuş kişilere denilmektedir. Pedagogların çocuklar üzerindeki en önemli rolü, ebeveynlerinin farkedemedikleri ya da önemsemedikleri semptomları belirleyerek, onları psikiyatriye yönlendirmesidir. Aynı zamanda bu süreçte çocuğa terapi desteği verirken, ailesini de bilinçlendirir. Çocuğun ailesiyle yaşadığı problemlerde ailesine rehberlik ederek çocuğun gelişimini kontrol altına alır.

Aslında her ne kadar Paris ve Fransa için bir figür olarak lanse edilse de söz konusu yapı ve organizasyon tam olarak bir özel teşebbüs ürünüdür. Yani devletin bu yapı ile doğrudan herhangi bir bağlantısı bulunmamaktadır. Bu durum yapının açılışının gerçekleştiği 19. yüzyıl için de aynen böyleydi. Şehrin ulusal figürlerinden birine dönüşen Moulin Rouge kabaresi, mimar Adolphe Willette ve Edourd-Jean Niermans tarafından tasarlanmıştır. Bu tasarı o kadar beğenilmiştir ki, tüm dünyada benzerleri inşa edilmeye başlanılmıştır. Ancak her ”taklit aslını yaşatır” sözünden de anlaşılacağı gibi bu taklitler Moulin Rouge’a olan ilgiyi daha da artırmıştır. Moulin Rouge, kan kan dansının da dünyaya kazandırıldığı kabare olarak bilinir. Bu kabare sayesinde kan kan dansı Türkiye’de dahil tüm dünya ülkelerinde sevilen bir dans haline gelmiştir. Son derece modern bir organizasyon olan Moulin Rouge kabaresi, yüksek sınıfa mensup şahıslara hayatlarında hiç unutamayacakları yarı erotik şov sunmaktadır. Bu da bölgeye olan ziyaretçi sayısını artırmaktadır.

kendiniz hakkında nasıl düşündüğünüz, kendinizi ne kadar yeterli ve değerli gördüğünüzdür.Bu olgu içinde yaşadığımız çevrenin etkisiyle ve karakterimiz doğrultusunda şekillenir.Her insan bulunduğu çevrece onaylanmak, kabul görmek ister.Bu istek sınırlar aşıldığında artık zarar veren boyutlara gelebilir.Yapılan yersiz eleştiriler, aşağılanma, yargılanma durumları özgüven gelişimini olumsuz etkileyebilir.Bu durumda kendimize olan güvenimizi geliştirmemiz gerekir.İşte özgüven geliştirmenin ipucları ,